Private Label Ürün Fiyat Kıyaslaması ve Tüketici Algısı

Büyük perakendecilerin özel markaları, düşük fiyatlarıyla tüketicilerin dikkatini çekiyor. Ancak kalite ve fiyat dengesinin önemi göz ardı edilmemeli. private label
Büyük perakendecilerin özel markaları, yıllardır yüksek satış potansiyeli ile raflarda öne çıkmaktadır. Tüketiciler, bu ürünleri genellikle daha düşük fiyatları nedeniyle tercih etmektedir. Private label (özel marka) ürünler, market raflarının önemli bir parçası haline gelmiştir.
Özel markalı ürünlerin kalitesi, üretici kadar perakendecinin de sorumluluğundadır. Ancak zaman kalite sorunları yaşanabilmektedir. Özellikle bal ve sızma zeytinyağı kategorilerinde bu sorunlar daha belirgin hale gelmektedir.
Fiyat kıyaslaması yaparken, ürünlerin hangi üreticiler tarafından üretildiği önemlidir. Kendi markası taklit veya tağşiş (kalite düşürme) listesinde yer alan bir üreticiye özel marka üretimi yaptırmak, görev ihmalidir.
Geçtiğimiz günlerde, üç büyük perakendecinin raflarındaki tanınmış markaların fiyatlarını kıyasladık. Amaç, tüketici nezdinde oluşan fiyat algısını sorgulamaktı. Genellikle indirim marketlerindeki özel markalı ürünler ile süpermarketlerdeki tanınmış markaların fiyatları karşılaştırılmaktadır.
Bu kez, sadece özel markalı ürünlerde farklı perakendeciler arasında fiyat kıyaslaması yaptık. Fiyatlar, 23 Ekim 2025 tarihinde alınmıştır. Üç perakendeciden biri indirim marketidir. Fiyatlar ürün bazında farklılık gösterse de, en fazla 2 puanlık fark gözlemlenmiştir.
Her üründe en ucuz olan bir perakendeci bulunmamaktadır. Aşağıdaki listede, perakendecilerin fiyat durumları özetlenmiştir:
- A market 6 üründe en ucuz ve 5 üründe en pahalı,
- B market 6 üründe en ucuz ve 3 üründe en pahalı,
- C market 7 üründe en ucuz ve 8 üründe en pahalı çıkmıştır.
Bazı medya kaynaklarında özel markalı ürünlerin yüksek kâr marjı elde etmeyi amaçladığı belirtilmektedir. Ancak, bu ürünlerin rekabetçi fiyatlarla sunulması ve kategori içindeki satış payının artırılması öncelikli hedeflerdir.
Ülkemizde hangi perakendecinin hangi stratejiyi öne aldığını bilmek zor olsa da, küresel anlayış bu şekildedir. Özellikle gıda kategorilerinde ölçek ekonomisi, büyük perakendeciler için itici bir güçtür.
Örneğin, İsviçre Migros’un kendi markasını taşıyan çikolatası, Avrupa’da önemli bir fiyat avantajı sağlamaktadır. Ancak, yüksek kâr marjı elde etmek için bir ürünün hem kaliteli hem de ucuz satılması mümkün değildir.
Sonuç olarak, özel markalı ürünler büyük perakendeciler için önemli bir itici güç olsa da, yerel marketlerdeki fiyat avantajı dikkat çekmektedir. Bu durum, büyük perakendecilerin ölçek ekonomisinden yararlanarak rekabeti artırmalarına olanak tanımaktadır.
İlgili Haberler: Depo Dolu, Raf Boş: Perakendede Gizli Kriz · Konkordato Sürecinde Fırsatçılık Sorunu ve Etkileri